Röportaj: Serkan Tekin (Umagumag)

Bildiğiniz gibi Fujiwalk blog’da yazdığımız inceleme ve teknik yazılar dışında alanında uzman fotoğrafçı dostlarımızla zaman zaman röportajlar yaparak sizlere bu fotoğrafçı dostlarımızın hayata ve fotoğrafa bakışları hakkında bilgi aktarmaya çalışıyoruz.

Bu ayki röportaj konuğumuz mizah duygusunu ön plana çıkaran sokak fotoğraflarını keyifle ve hayranlıkla takip ettiğimiz sevgili Serkan Tekin. Sorularımıza verdiği içten ve bilgi dolu cevaplarla keyifli ve bilgilendirici bir röportaj oldu.

Siz de Serkan Tekin’i biraz daha yakından tanımak, hayata ve fotoğrafa bakışı hakkında bilgi sahibi olmak isterseniz kendisiyle yaptığımız keyifli röportajı aşağıdan okuyabilirsiniz. Keyifli okumalar ?

Sosyal medya: https://www.instagram.com/umagumag/

Serkan Tekin
Serkan Tekin

Fotoğrafçı olmanız için size ilham veren şey nedir?

Yaklaşık 10 yıldır fotoğraf çekiyorum. İnanın benim de cevabını en çok merak ettiğim sorulardan biri bu. Fotoğrafçı olmam için bana ilham veren şeyi gerçekten ben de anlamaya çalışıyorum hala. 

Ama süreç şöyle oldu. Yıllardır sanatın farklı dallarından yoğun bir şekilde besleniyordum. (Özellikle sinema, edebiyat ve müzik ömrüm boyunca en çok ilgilendiğim sanat dalları olmuştur.) Bir gün içimden bir ses artık bir şeyler üretmem gerektiğini söyledi. Ve tamamen içgüdüsel bir şekilde fotoğrafa yöneldim. Sanırım bana ilham veren şey varoluşsal bir dürtü oldu.

Serkan Tekin
Serkan Tekin

Fotoğraf hayatınız boyunca size yardımcı olduğunu düşündüğünüz bazı şeyleri (dersler, kitaplar, atölye çalışmaları vb.) ve ayrıca bu yolculuğun üstesinden gelmenizi zorlaştıran bazı şeyler olduysa bunları da paylaşır mısınız?

Fotoğraf hayatım boyunca bana yardımcı olan unsurlar oldu tabii ki. Öncelikle sadece fotoğraf izlemek değil, sanatın farklı dallarıyla ilgilenmek bakış açımı geliştirdi. Özellikle hayatın mizahi ve tuhaf unsurları kendimi bulmamda çok etkili oldu. Ama işin pratik kısmından bahsedecek olursam, temel fotoğrafçılık bilgisini aldıktan ve makinemi tanıdıktan sonra ilerlememdeki en önemli unsur bol bol fotoğraf çekmem oldu. Yıllardır ve halen, her fırsatta fotoğraf çekmeye çıkarım.

Ve burada bir diğer önemli unsurdan bahsedebilirim. İlk zamanlarda gruplarla çıkardım fotoğraf çekmeye, ancak bir süre sonra tek başıma çıkmaya başladım. Bu da sokakta odaklanma ve gözlem açısından çok faydalı oldu. Fotoğraf çekmek benim için kesinlikle bireysel bir eylem. Yolculuğu zorlaştıran şeylerin başında maddi unsurlar geldi. Çünkü gerçekten pahalı bir sanat.

Serkan Tekin
Serkan Tekin

Fotoğrafçılığın hayatınızı iyileştirdiğini, farklılaştırdığını düşünüyor musunuz? Öyleyse nasıl?

Kesinlikle öyle. Öncelikle sürekli bir gözlem halinde oluyorum. İnsanlara, hayvanlara ve nesnelere olan farkındalığım arttı. Detayların güzelliyle eğlenmeye başladım. Dünyayı daha zengin ve daha farklı görmeye başladım. Bir de, açık söylemek gerekirse fotoğraf sayesinde 10 sene öncesine göre bir çok konuda daha da önyargısız ve kimliksiz oldum. Böyle oldukça sokaktaki iletişimim ve güvenim arttı. Bu da sokakta daha da rahat olmamı sağladı.

Serkan Tekin

Fotoğrafçılığın sizin hayatınızdaki anlamı nedir? Ne işe yarıyor?

Aslında bu ‘hayatın anlamı nedir’ gibi zor bir soru benim için. Çünkü gerçekten üretmek isteyen bir insan var ve bunun için fotoğrafı kullanıyor. Benim için önemi sanırım önemli bir ifade aracı olması diyebilirim. Bir şekilde kendimizi ifade etmeye, bir dışavuruma ihtiyacımız var ve fotoğraf bana bu konuda çok yardımcı oluyor. Ben kimim diye soruyorum ve ben buyum diye cevaplıyorum fotoğrafla.

Serkan Tekin

Fotoğraf üretirken, farklı projeler üzerinde mi çalışıyorsunuz, yoksa o anda hissetiğiniz duyguların fotoğrafları peşinde mi koşuyorsunuz?

Her ikisi de. Sokakta dolaşırken aklımın bir kenarında her zaman farklı projeler oluyor.  Gözlem yaparken bunlara karşı algıda seçiciliğim daha yoğun olabiliyor. Bu sokakta işimi kolaylaştırıyor çünkü bazen kalabalığın içinde gözlem yapmak zor oluyor.

Bunun dışında kendimi sokağın, hayatın akışına bırakıyorum. O anki ruh halim ve duyularım beni nereye yöneltiyorsa onların fotoğrafını çekiyorum.

Serkan Tekin

Fotoğrafını çektiğiniz konuyla ne kadar güçlü bir bağlantınız var ve bu bağlantıyı tanımlayabilir misiniz?

Fotoğrafı/konuyu görür görmez süreç başlıyor. Kameramla bakıyorum önce. Onun bir fotoğrafa dönüşeceği kararını alıyorsam o an, kendimce bunu en iyi nasıl ifade edebilirim diye kafa yoruyorum. Etraftaki kimseyi umursamadan sadece konuya odaklanıyorum. Konuyla aramda o kadar güçlü bir bağ kuruluyor ki, doğru ana kadar sabırla bekliyorum.

Serkan Tekin

Fotoğraf çekerken müzik dinler misiniz? Müziğin görsel deneyimi geliştirdiğini düşünüyor musunuz? Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir.

Fotoğraf çekerken müzik dinliyorum. Hatta projem olan “İstanbul:Bir Sokak Operası” nın çıkış noktası da müzik. Önce bunu açıklayayım isterseniz. Yıllardır, fotoğrafa her çıktığımda kulaklığımı takarım ve gözlem yapmaya başlarım. Sanırım 5 yıl önceydi, yine böyle bir anda, müzik dinlerken hayat akıyordu ve bu aklımda bir opera sahnesini canlandırdı. İsim buradan geldi. Fotoğraf çekerken müzik dinlemek benim fotoğrafa odaklanmamı kolaylaştırıyor. Bu nedenle çok seviyorum.

Fotoğrafın görsel deneyimi geliştirip geliştirmediğine gelince, ben bu konuda olumlu düşünüyorum. Bence fotoğrafta bakış açısını belirleyen insanın hayata bakışıdır. Hayata bakış açısını da sanat etkiler ve geliştirir. Müzik de bir sanat dalı olarak bizi, sanatımızı ve görsel deneyimimizi bu yolla geliştirir.

Serkan Tekin

Fotoğrafta çekim sonrası işlemlere nasıl bakıyorsunuz, sizin için ne kadar önemli ?(photoshop, lightroom etc)…

Önemli ancak beni en az meşgul eden kısım fotoğraf sonrası işlemler olur. İşin büyük kısmını fotoğrafı çekerken hallederim ben. Photoshop’la ufak kırpmalar ve ayarlar 1-2 dakikamı alır.

Serkan Tekin

Sokak fotoğrafçılığı için kendinize has, komik ve enteresan anları sıklıkla çektiğinizi görüyoruz. Bu fotoğraf tarzına nasıl yöneldiniz? Sizi çeken şey neydi?

Önceki kısımlarda fotoğrafın benim için önemli bir ifade aracı olduğunu söylemiştim. Komik ve enteresan anları seven biriyim. Evet evet, ben buyum. Sokakta bu unsurlar hep benim için önceliklidir. Peki buna nasıl yöneldim? Aslında bütün cevaplar birbirini tamamlıyor ve sanırım bir ‘ne ekersen, onu biçersin’ durumu var ortada. 40 yaşımdayım, kendimi bildim bileli karikatür, mizah dergileri okurum. (Umut Sarıkaya, Galip Tekin, Bahadır Baruter gibi isimler en sevdiklerimdir) Bunlar da sanırım fotoğraflarımdaki belirleyici unsur oldu.

Serkan Tekin

Sosyal medyada Umagumag ismiyle tanınıyorsunuz. Neden bu isim ve anlamı nedir?

Umagumag saniyeler içinde düşünülerek alınmış bir IG kullanıcı adı aslında. Yıllar önce hesap açarken kızım Umay’la alakalı bir isim almaya çalışıyorum. Umay, Umay Umay ve Pink Floyd albümü UmmaGumma…. derken ortaya bu çıktı.

Serkan Tekin

Fotoğraf çekerken hangi sanat dallarından besleniyorsunuz en çok hangisi ve neden?

Sinema, resim, edebiyat, müzik… Aslında tüm sanat dallarından besleniyorum ama önceliğim sanırım sinema. Güzel bir film izlediğimde, kendime bakış açımı geliştirmek anlamında önemli katkılar yaptığımı düşünüyorum. Wim Wenders”ın ‘Paris, Texas’ filmi mesela. 1984 yapımı bu filmdeki kadrajları ve renkleri izlediğimde büyülendim resmen. İlk aklıma gelen bir de Breaking Bad dizisi var mesela. Tam bir görsel şölen.

Serkan Tekin

Kendinizi biraz yavaşlamış ve kaybolmuş hissettiğinizde yeniden çalışmaya başlamak için nereden veya nelerden ilham alıyorsunuz?

Bu anları dönem dönem çok yaşadım. Böyle zamanlarda kendimi zorla sokağa atıyorum. Genellikle Taksim’e giderim zenginliğinden dolayı. Kulaklıklarımı takıp heavy metal eşliğinde fotoğraf ararım. Birbiriyle alakasız olmakla birlikte yaptığım diğer bir şey de bu dönemlerde İstanbul Modern, Arter gibi yerleri gezmek olur. Çağdaş sanatın farklı ve muazzam işleri beni çok gaza getirir.       

Serkan Tekin

Şu ana kadarki fotoğrafçılığınızdan ne kadar memnunsunuz ve kendinizde geliştirmek istediğiniz şeyler nelerdir?

Gayet memnunum. Nedeni de şu ki, kendimi bir şekilde ifade ettiğimi düşünüyorum. Fotoğrafın iyi olması ya da kötü olması değil meselem. Birileri fotoğrafıma gülüyor, şaşırıyor ya da üzerine düşünüyorsa fotoğrafımın, izleyiciyle bağ kurduğumu hissediyorum. Bunu hissettiğimde de fotoğrafın benim için bir ifade/iletişim aracı olduğunu daha da rahat söyleyebiliyorum.

Serkan Tekin

Fotoğrafçılığınız üzerinden değerlendirirsek yaptığınız işin başarılı mı yoksa başarısız mı olduğu konusunda kendinizi nasıl eleştiriyorsunuz?

Önceki cevabımla bağlantılı olarak cevaplamak isterim bu soruyu da. Yaptığım işin başarılı olduğunu düşünüyorum. Çünkü umagumag olarak fotoğrafa bakan kişiyle bir bağ kurduğumu hissediyorum. Şunu çok duyuyorum mesela, ‘fotoğrafı görünce bunun size ait olduğunu anlayabiliyorum’ . Bu da büyük mutluluk veriyor. Çünkü özgün bir iş yaptığıma, kendi imzamı attığıma inanıyorum böylece.

Serkan Tekin

Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Sana ve okuyan herkese çok teşekkür ediyorum. Söylemek istediğim şey yeni başlayan arkadaşlarımız için olsun. Fotoğrafı bir sanat dalı olarak görün ve bu yolla iletişim kurduğunuzu düşünün. Özgün bir şekilde kendinize has fotoğrafı çekmek içir çabalayın.

Lütfen bu gönderiyi paylaşın, bilgi paylaştıkça çoğalır. Beni İnstagram'da takip etmeyi unutmayın. @huseyinaldirmaz